6-12 ARALIK HAFTASI

Bu haftaya 4 Aralık’ta Yay burcunda gerçekleşen Güneş tutulmasının etkisiyle başlıyoruz. Tutulma haritasındaki açıların hepsi bu hafta kesinleşiyor ve yaklaşık 19 ay süren İkizler (Kuzey Ay düğümü) – Yay (Güney Ay düğümü) sürecinin son tutulmasının yaşamımızda tetiklediği temaların da etkisini yavaş yavaş hissetmeye başlayabiliriz. Değişken burçlar (İkizler-Yay) bilgilenme ve öğrenme süreciyle bağlantılı dolayısıyla son iki senedir sadece zihinsel (öğretim/eğitim) anlamda değil deneyimlerimiz kanalıyla öğrendiklerimiz de önemliydi. Bir yandan bunları anlamlandırmaya çalışırken diğer yandan yanlış bildiklerimiz, kanılarımız ve varsayımlarımız yerini ‘gerçek’ ve doğru bilgilere bırakıyor. Merakımızı cezbeden, tam anlamıyla öğrenmeyi/anlamayı kafaya koyduğumuz birçok konuda başarıya ulaşma şansımız var. Yay’daki tutulmanın hemen yanında şu an ‘sınırların dışında’ olan (2 Aralık – 28 Aralık) Merkür’ün olduğunu düşünürsek, geldiğimiz son aşamada zihinsel anlamda bizi oldukça zorlayabilecek, düşünmeye/iletişim kurmaya ve belki nihai kararlar almaya sevk edecek mevzular söz konusu.

Merkür, 7 Aralık’ta Balık’taki Neptün ile karesini, 11 Aralık’ta ise Kova’daki Jüpiter ile olan altmışlık açısını kesinleştiriyor. Bu açından sonra 13 Aralık’ta Oğlak burcuna geçiyor.  Tutulmanın hemen ardından Merkür’ün Neptün ile yaptığı bu açı, kafa karışıklığına, kararsızlığa, bulanık/belirsiz düşüncelere,  iletişimde/ulaşımda karmaşaya, yanlış/eksik bilgilenmeye, yanlış anlaşılmalara ve aldanma/aldatmaya yol açabilir. Bu açı etkinken, ‘kaosla’ baş edebilmek, hiçbir konuda peşin hükümlü olmamak ya da kesin kararlar almamak oldukça önemli. ‘Yaşayıp göreceğiz’ yaklaşımı ve birçok konuda ‘Bilmiyorum’ diyebilmek süreci çok daha iyi idare etmemize ve doğrulara daha ‘kestirmeden’ varmamıza yardımcı olabilir.  Bu açı, sezgiselliğe vurgu yapar; içten gelen bilgiler çoğu zaman dışarıdan gelen bilgilerden daha önemlidir. Bir şey sizde şüphe uyandırıyor ya da sizi rahatsız ediyorsa, o hissinizi takip etmeniz önemlidir. 12 Aralık’ta Yay’daki Güneş ile Neptün arasındaki karenin de netleştiğini hesaba katarsak, her türlü yanlış yönlendirmeye karşı tetikte olmak ve sis dağılana, yani belirsizlik geçene kadar beklemek gerekebilir. Neyse ki Merkür’ün, Yay’dan çıkmadan önce Jüpiter ile yaptığı altmışlık açı (11 Aralık’ta), karmaşanın içinde yolumuzu bulmamızı sağlayacak rehberliği ve desteği alabileceğimizi gösteriyor. Altmışlık açısı ise ‘fırsat’ sunan bir açı dolayısıyla Neptün’ün verebileceği yaşamdan kaçma ve uyuşukluk eğiliminin üstesinden gelebildiğimiz ve olumlu, dürüst iletişim kurabildiğimiz oranda sorunları çözmemiz de kolaylaşabilir.

Akrep’teki Mars, 6 Aralık’ta Oğlak’taki Pluto ile altmışlık açısını, 8 Aralık’ta ise Kova’daki Jüpiter ile olan kare açısını kesinleştiriyor. 13 Aralık’ta ise Yay burcuna geçiyor. Hareket ve ‘itme’ enerjisini temsil eden Mars ile dönüşüm ve ‘arıtma’ enerjisini temsil eden Pluto arasındaki bu uyumlu açı, her anlamda süresi dolmuş ve kullanılamaz hale gelmiş şeyleri atmak, bize zarar veren kötü unsurları temizlemek, maddi/manevi krizleri çözmek, ‘iyileşmek ve iyileştirmek’ konusunda destekleyici. Bu açı ayrıca strateji geliştirmek ve planlama yapmak için de uygun bir zemin hazırlıyor. Akrep’teki Mars’ın Kova’daki Jüpiter ile yaptığı kare ise, çatışmaları çözmek veya uğraştığımız konularla ilgili bir şeyler yapmak üzere bizi harekete zorlayacak. Bunun yaşamda tezahürü, içinde bulunduğumuz durumu iyice açığa çıkaracak/görünür kılacak şekilde davranarak gerilimin dozunu arttırmak, olayı olduğundan vahim göstererek abartmak ve aslında o problemi hiç akıllıca olmayan yollarla çözmeye çalışmak şeklinde olabilir. Düşüncesiz davranışlar, problemleri olduğundan karmaşık hale getirebilir. ‘Sabit’ burçlarda gerçekleşen bu açı, özellikle inatlaşmayı, rekabeti ve meydan okumaları arttırıyor; bir mücadeleyi kazanmak ya da kendi doğrularımızı başkalarına ‘dayatmak’ üzere aşırı çaba sarf edebiliriz. Mars-Pluto altmışlığının da iş başında olduğunu düşünürsek (Pluto, ‘yeraltı’ ve ‘gizlilikle’ bağlantılı), işlerin daha etkin/hızlı gitmesi veya bir maddi/manevi bir krizi/çatışmayı çözmek için,  ‘gizliliği’ ve doğru anı kollamayı iyi birer strateji olarak düşünebiliriz. 11 Aralık’ta ayrıca Oğlak’ta gerçekleşecek bir Venüs-Pluto kavuşumu var. Bu kavuşum, yaşamda şu anda en çok ‘kontrol etmek’ veya ‘güç sahibi olmak’ için çaba sarf ettiğimiz alanlarda hem destekleyici hem de zorlayıcı olabilecek deneyimler yaşayabileceğimize işaret ediyor. Kavuşum açısı kendisini olumlu/olumsuz olarak gösterebilir. Pluto’nun o alana getirdiği yoğunlukla baş etmek için, daha kararlı ve azimli davranarak konuyu kökünden halledebilir ya da krizin getirdiği duygusal baskıyla yanlış adımlar atıp maddi/manevi anlamda kayıplar yaşayabiliriz. Mars–Jüpiter karesinin de etkin olduğunu hesaba katarsak, Venüs-Pluto kavuşumunun verdiği öğüt, ‘Öfkeni ve dürtülerini kontrol et’ şeklinde olabilir. Öz kontrol, temkinlilik ve sabır buradaki anahtar kelimeler…

Gözde Kara©

@astrolog_gozdekara