Bu haftaya, 19 Kasım’da Boğa burcunda gerçekleşen Ay tutulmasının etkisiyle giriyoruz; tutulmada vurgulu olan Akrep’teki Merkür, 21 Kasım’da, Kova’daki Jüpiter ile karesini, Oğlak’taki Pluto ile olan altmışlık açısını kesinleştirecek ve ardından Güneş’ten sonra (22 Kasım’da Yay burcunda), 24 Kasım’da Yay burcuna geçecek. Bu geçişlerle birlikte, ateş elementinin dışa dönük, heveslendiren ve motive eden enerjisini daha fazla hissedebiliriz. 21 Kasım’da Merkür’ün Jüpiter ve Pluto ile yaptığı açılar, 6 Kasım’da Merkür’ün Akrep’e geçişinden itibaren düşünmeye başladığımız konuların ‘son evresindeki’ değerlendirmeleri gösterebilir. Merkür-Jüpiter karesi, iletişimsel ve zihinsel anlamda yaşadığımız krizleri daha da büyüterek, dikkatimizden kaçmayacak şekilde gözümüze sokabilir; Pluto ise burada su yüzüne çıkanları temizlememize yardım ederek, ‘arıtılmış’ bir akılla değerlendirme yapmamıza olanak sağlayabilir, yani bazı konulardaki düşüncelerimizi ve bakış açımızı, kendi iyiliğimize olacak şekilde değiştirmek mümkün.
Güneş 22 Kasım’da Yay burcuna geçecek, bahsettiğim gibi Merkür de bunu izleyecek ve 29 Kasım’da ikisi kavuşum yapacak. Güneş ve Merkür’ün Yay transiti, son zamanlarda yaşamımızda tetiklenen olaylara daha geniş bir perspektiften bakarak anlamlandırmamıza yardımcı olabilir. Hüküm vermek, prensip/inanç geliştirmek ve bilgelik/uzmanlık kazanmak gibi temalara işaret eden Yay burcu süreci, Akrep’in getirdiği krizlerle ilgili ‘son yargıya’ vardığımız ve prensiplerimizi bu değerlendirmelere/yargılara göre şekillendirdiğimiz bir sürece işaret ediyor. 29 Kasım’da kesinleşecek Güneş – Merkür kavuşumu da, bir anlamda bizi aydınlatacak bilgiler/haberler alarak bilinçlendiğimiz kısa bir zaman dilimini gösteriyor. Yay, değişken ve çeşitliğe/farklılığa açık bir burç olduğundan, yeni deneyimlerle şekillenen düşünceler, bir konuda hoş görü geliştirerek ‘önyargıları’ kırmak veya ‘bütün resmin’ görülmesiyle birlikte yeni kararlar almak söz konusu olabilir. Güneş ve Merkür’ün düzenleyicisi Jüpiter, bu süreç boyunca Kova’da ilerleyecek (29 Aralık’ta yeniden Balık’a geçiyor). Jüpiter bu konumda, miadını doldurmuş düşüncelerin ve kuralların yıkılmasına ve yerine kişisel özgürlüğümüzü ve bireyliğimizi destekleyen fikirlerin/kuralların getirilmesine işaret ediyor. Özgürlük anlayışımızı da, Yay ve Kova’nın hoş görü ve insancıllık prensiplerine dayandırmayı unutmamak gerekiyor.
29 Kasım’da Akrep’teki Mars, Balık’taki Neptün ile olan üçgen açısını kesinleştirecek. Hareketlerimiz (Mars), Balık’taki Neptün’ün etkisi altında olacak. Kabullenicilik, anlayış ve merhamet ile ‘iyileştirme’ prensiplerini temsil eden Neptün, yaşamımızın bazı alanlarında deneyimlediğimiz ‘katılığı’ çözüp eritebilir; bunun anlamı, affedici/anlayışlı davranarak bize sıkıntı veren bir mevzuyu iyileştirmek olabileceği gibi, bir konuyla ilgili ‘saf gerçeği’ görerek, onu olduğu gibi kabullenmek ve yaşamımızdan salıvermek de olabilir. Yay sürecini de yaşamaya başlayacağımız bu hafta, Balık’taki Neptün etkisi, dar kalıplardan çıkarak yaşama karşı daha fazla güven ve inanç geliştirmemize yardımcı olabilir. Ayrıca, rasyonel aklımızdan ziyade iç sesimizi ve sezgilerimizi daha fazla dinleyeceğimiz bir süreç bizi bekliyor. İçinizden bir ses bir şeyin ‘doğru’ olmadığı konusunda sizi uyarıyorsa, bu sesi takip etmeniz oldukça önemli…
Gözde Kara©
@astrolog_gozdekara