Haftaya (13 Temmuz) Yengeç’teki Güneş ile Oğlak’taki asteroid Pallas karşıtlığı ve Merkür’ün Yengeç’te yeniden ileri hareketine geçişiyle başlayacağız. 24 günlük geri hareket döneminde yeniden değerlendirmeye aldığımız konular hakkında adımlar atabilir, yeni kararlar alabilir ve problem çözme becerilerimizi harekete geçirip hedeflerimizle ilgili yeni stratejiler belirleyebiliriz. Fakat Güneş-Pallas arasındaki açı bir “çatışma/ düşmanlık” açısı yani karşıtlık açısı olduğundan, adımlarımızı atarken ya da yeni kararlar alırken, meydan okumalarla,muhalefetle veya zorluklarla karşılaşabiliriz. Bu açıdan sadece kendi yararlarımızı gözetmekten ziyade, karşı tarafın da yararını gözeten bir yaklaşımda olmak oldukça önemli. Güneş, irademizi egomuzu, isteklerimizi, otoriteyi, yaşamımızdaki eril figürleri (ebeveynler-baba) temsil ettiğinden, hem isteklerimize doğrudan ve kolayca gitmek zor olabilir hem de yaşamımızdaki eril figürlerle veya otoriteyle çatışabiliriz.
14 Temmuz’da Yengeç’teki Güneş ile Oğlak’ta geri hareketteki Jüpiter arasındaki karşıtlık açı; 15 Temmuz’da ise yine Güneş ile Oğlak’ta geri hareketteki Pluto arasındaki karşıtlık kesinleşiyor. Bu hafta Yengeç’teki Güneş, Oğlak’taki kümeleşmenin (Pallas-Jüpiter-Pluto-Satürn) karşısında ilerleyecek. Güneş Yengeç’ten çıkmadan önce Oğlak’ta geri hareketteki Satürn’e de karşıtlık yapıp (20 Temmuz), 22 Temmuz’da Aslan’a geçecek. Güneş-Jüpiter karşıtlığı sağlıksız büyüyen, abartılı, aşırı uçlarda, dikkatsiz, doyumsuz ve beklentili bir enerjiyi temsil ediyor. Aşırı bir iyimserlik ve özgüvenle sınır koymakta zorlanabilir ve kendi yararımıza olmayacak şekilde davranabiliriz. Diğer yandan Güneş-Pluto karşıtlığı da kendini “aşırı uçlarda” gösterebilecek bir açı. Güç savaşları, manipülasyonlar, takıntılar, şüphe, paranoya, ne olursa olsun kontrol etme isteği ve zorlayıcılık artabilir. Derinlemesine birşeyleri anlamak ve gizli şeyleri aydınlatmak isteteyebiliriz. Güneş’in yaptığı bu karşıt açıların getirdiği konulara son noktayı “sınırların” ve “kısıtlamanın” gezegeni Satürn koyuyor. Otorite figürleriyle problemlerin yanısıra, engellenme hissi bizi karamsar ve depresif yapabilir. Satürn zamanından önce ve plansız olarak yapmak istediğimiz şeylere “dur” diyebilir. Karşıtlık açısı aynı zamanda bir “yansıtma” açısıdır, bu temaları kendi üzerimizden deneyimleyebileceğimiz gibi, etrafımızdaki insanlar kanalıyla da deneyimleyebiliriz. Burada önemli olan karşımızdakinin da isteklerini ve bakış açısını anlamaya çalışan, objektif bir yaklaşımla sorunları çözmeye çalışmaktır…
Gözde Kara