MERKÜR ve VENÜS YAY’DA – 16 /17 Kasım 2022

Venüs, 16 Kasım’da ‘zararlı’ konumda olduğu Akrep burcundan çıkarak Yay burcuna girdi; ardından 17 Kasım’da ise Merkür, ‘zararlı’ konumda olduğu Yay burcuna geçiş yapıyor. Merkür, 7 Aralık’a; Venüs ise 10 Aralık’a kadar burada ilerleyecek. Merkür’ün ve Venüs’ün Akrep’teki enerjisi içe dönük, sabit ve yoğundu. Değişken bir ateş burcuna geçmesiyle birlikte, daha dışa dönük, canlı, değişime ve farklılığa açık bir enerji deneyimleyeceğiz. Bu iki gezegen Akrep’teyken, kaçınılmaz olarak yaşamımızda değiştirmemiz/dönüştürmemiz gereken konular gündemimize gelmiş olabilir. Ya içsel ya da dışsal olarak bizi bazı durumlara/mevzulara daha derinlemesine bakmaya, onları kavramaya ve sonrasında da kökten çözmeye iten krizler yaşamış olabiliriz. Bu süreç, miadını dolduran veya değerini yitiren unsurlaya da gözümüzde ‘yeniden’ değer kazananları (yaşama yeniden kattığımız baz unsurlar olabilir) belirlediğimiz bir süreçti. Yay süreci ise (22 Kasım’da Güneş de Yay burcuna giriyor), Akrep mevsiminde öğrendiklerimizi/deneyimlerimizi anlamlandırdığımız ve aldığımız dersler üzerinden ‘yaşam bilgeliği’ geliştirdiğimiz bir zamana işaret ediyor. Yaşadıklarımıza bütünsel veya daha üst bir perspektiften bakma, bunları kavrama ve bazı yerlerde ise ‘hoş görü’ geliştirme eğiliminde olabiliriz. Ayrıca, daha fazla özgürlük arzusu, değişik şeyler/yerler keşfetmek, farklı deneyimlere açık olmak, bizim için ufuk açıcı olabilecek yeni bir öğrenim/eğitim sürecine yönelmek ve maddi/manevi/düşünsel anlamda gelişimizi destekleyen konulara ve insanlara çekim duymak söz konusu olabilir. Merkür’ün ve Venüs’ün Yay transiti, birçok konuda (parayı/zamanı/enerjiyi/fırsatları/potansiyelleri çarçur etmek) israfa veya abartıya kaçabileceğimiz bir döneme de işaret ediyor. Aşırı iyimserlikle veya öz güvenle ‘evet’ dediğimiz şeylere dikkat etmek veya abartıya kaçtığımızı hissettiğimiz noktada ‘az çoktur’ felsefesini aklımıza getirmek bu süreçte oldukça faydalı olabilir. Deneyimlerimizin veya uğraşılarımızın çokluğundan (niceliğinden) çok, niteliğini (kalitesini) ve verimliliğini öne almak akıllıca olabilir.

Yay’daki Merkür’ün ve Venüs’ün düzenleyicisi Jüpiter, ‘yöneticisi’ olduğu Balık’ta gerilemeye devam ediyor. (Bu gezegenler Yay burcundan çıkana kadar Jüpiter Balık’ta kalacak). Bu konumdaki Jüpiter, birlik duygusu, anlayış, merhamet, yardımlaşma ve kabullenicilik gibi özelliklerle yaşamda ‘anlam duygusu’ bulacağımıza ve ‘büyüyeceğimize’ işaret ediyor. Yaşamın akışına, evrene ve Tanrı’ya ‘tam’ anlamıyla güvenmek, bir ideale ya da bizim için anlamlı olan bir şeye kendini adamak ve aslında yaşadığımız her türlü ‘deneyimin’ ruhani ve Tanrısal boyutuna kendimizi açmak önemli olabilir. Yay’daki gezegenlerin yöneticisi Jüpiter bir su burcunda (Balık’ta) gerilediğinden, deneyimlerimizin duygusal derinliğini, bilinç dışı duygularımızın üzerimizde yarattığı etkiyi ve sezgilerimizi kavramak kolaylaşabilir. Rasyonel aklımızın bize dayattıklarından ziyade, yaşamın önümüze getirdiklerini olduğu gibi kabullendiğimiz ve geçmişte ya da gelecekte değil, “an’da” yaşamaya başladığımız oranda, Jüpiter kendine has cömertliğini sergileyebilir. Diğer yandan, Merkür 29 Kasım’da, Venüs ise 1 Aralık’ta İkizler’de gerileyen Mars ile karşıtlık açısını kesinleştirecek; o sıralarda Balık’taki Neptün’ün fokalinde olduğu değişken bir t-kare oluşacak. Değişken burç vurgusu (Neptün’ün etkisi çok güçlü), belirsizlik, bulanıklık, kararsızlık ve yönelimsizlik veriyor. Özellikle bu zamanlar, birçok konuda sınırları belirlemek, ölçüyü tutturmak ve kesin kararlar/hükümler vermek zorlaşabilir. Merkür Yay’dan çıkmadan önce, 5 Aralık’ta, Venüs ise 9 Aralık’ta Jüpiter ile kare açısını kesinleştirecek. Bu açılar ise, anaretik (yıkıcı) bir derecede gerçekleşiyor. Bu açılar, ön yargıların, varsayımların ve katı inançların/prensiplerin – öğrenmemizin veya gerçeklerin önünü tıkayarak -bizi yanıltabileceğine işaret ediyor. Burnunun ucunu görememek, hayatın önemli detaylarını kaçırmak ve ‘asıl mevzuyu’ kavramakta zorlanmak söz konusu olabilir. Bu yüzden bilgilerimizi sınamak, eksik kaldığımızı hissettiğimiz yerde bir bilene danışmak, meşguliyetlerimiz/hedeflerimiz konusunda seçici davranarak o an kendimiz için ‘önemli/anlamlı’ bir konuya odaklanmak, bu açıların getireceği gerilimi doğru kanalize etmemize yardım edebilir…

Gözde Kara©

@astrolog_gozdekara