Mars, 20 Mayıs 2023 itibariyle Aslan burcuna girdi ve buradaki yolculuğunu 10 Temmuz 2023’e kadar sürdürecek. Aslan’daki Mars, bir gösteri sahnesine çıkar gibi, hiç bir eleştiri ve beğenilmeme korkusu olmadan, kendisini olduğu gibi ifade etmek, yarattıklarını veya performansını başkalarının gözü önünde sergilemek üzere risk alabilir. Sabit niteliğinden dolayı kendi isteklerini ve kendisi için önemli olan projeleri gerçekleştirmek üzere alınan kararlar kalıcıdır ve başladığı işleri sonuna kadar götürür. Bu konumda Mars, kalbindekileri içtenlikle ve cömertçe ifade etmeye ve kendi yaratıcı yeteneklerini ortaya koymaya yönelik bir tarzda hareket eder. Dürtülerin ve hareketlerin temelinde kişinin egosal istekleri vardır. Güçlü bir yaşam enerjisiyle etrafındakileri ısıtan, canlandıran, yüreklendiren ve insanları organize etmek suretiyle onlara liderlik eden, enerjik, coşkulu, kararlı ve öz güvenli bir tarz söz konusudur. Olumsuz yönleriyle Mars Aslan’da, aşırı bir egoizmle kendi isteklerinden gözü kamaşmış ve başka hiçbir şeyi ya da hiç kimseyi önemsemeyen bir şekilde davranabilir. Eleştiriye aşırı hassasiyet gösterebilir, gururlu, kibirli, küstah ve başkalarına efendilik taslayan despot tavırlar sergileyebilir. Kendi kalbinin isteklerinden uzaklaşarak sırf beğenilmeye, hayranlık toplamaya ve dikkat çekmeye yönelik hareket edebilir. Bir çocuk gibi sürekli insanlarla, hayatla oyun oynayan ve hiç sorumluluk almayan bir tarzda davranabilir…
Mars’ın düzenleyici gezegeni Güneş ise 21 Mayıs’ta İkizler’de ilerlemeye başladı ve 21 Haziran 2023’e kadar burada… Dolayısıyla iletişim kurma, sosyalleşme, bilgilenme, öğrenme, haberleşme ve birçok anlamda bir şeyleri kavrama/çözme isteğimiz artıyor… Ayrıca Mars’ın Aslan burcuna girmesiyle birlikte gökyüzünde fokalinde Boğa’daki Jüpiter olmak üzere ‘sabit bir t-kare’ oluştu; bu t-kareyi oluşturan gezegenler (Aslan’daki Mars – Kova’daki Pluto) ‘kritik’ derecelerde. Kritik dereceler (ilk derece/son derece), ‘kriz odaklı dereceler’ olarak bilinir; bir anlamda bizi dönüşüme/değişime zorlayan olayları da beraberinde getirir. Fokaldeki Jüpiter, Mars-Pluto karşıtlığının, birçok anlamda zorlayıcı ve ‘yıkıcı’ olabilecek etkisini artırıyor (Jüpiter, ayrıca Kuzey Ay düğümüyle kavuşumda). Özellikle bu dönem, öfke yönetimi, dürtüleri kontrol etmek, kişisel enerjimizi yapıcı/üretken olarak kullanabileceğimiz kanallara yöneltmek, kin/intikam/nefret duyguları ile hareket etmemek, olayları/insanları olduğu gibi kabullenerek ‘güçlü’ olma veya karşımızdakini alt etme ‘takıntısını’ bırakmak oldukça önem kazanıyor… ‘Sabit t-kare’, inatlaşma, kendi bildiği yolda diretmek ve değişime direnç gibi temalara da işaret ediyor; bu ‘gerilimli’ enerjiyi ise Balık’taki Neptün ve Satürn bir nebze ‘yumuşatıyor/sınır koyuyor’. (Neptün’ün -burç- dışı olarak- Aslan’daki Mars ile üçgen; Kova’daki Pluto ile altmışlık açısı var; Satürn’ün ise fokaldeki Jüpiter ile altmışlık açısı var). ‘Kolektif’ gezegen Neptün’ün ve ‘sosyal’ gezegen Satürn’ün etkisi, birçok konunun kontrolümüz dışında gelişebileceğine işaret ediyor… Sosyal normları/kuralları takip etmek, işleri gereğine/kuralına göre yapmak ve yaşamın şu anda önümüze getirdiklerini kabullenmek, yani bir anlamda kendi isteklerimizde diretmek yerine, koşullara uyum sağlayarak ilerlemek oldukça önem kazanıyor…
Gözde Kara
@astrolog_gozdekara
