19 Ocak itibariyle Güneş Kova burcuna giriyor ve 18 Şubat’a kadar burada kalacak. Sabit bir hava burcu olan Kova, akıl ve iletişim ile ilgili. Güneş bu konumda zararda; kendi isteklerine odaklı ve benmerkezci olmaktan ziyade, tüm insanlığa, topluma ve sosyal gruplara odaklıdır. Kova’nın eşitlik, hümanizm, kardeşlik ve herkes için özgürlük kavramları Kova’nın bu sosyal yapıların içerisinde, herkese eşit mesafede bir ‘birey’ olarak durabilmesinden geliyor. Kova olumlu anlamda, hem sosyalliğini hem de kendi bireyliğini kaybetmeden bir ekibin içerisinde durabilir. Bulunduğu toplumsal grubu/toplumu ileriye götürecek yenilikçi fikirler, buluşlar, icatlar, yani her anlamda modernleşme Kova’nın konularıdır. Fikirleri orijnal ve zamanın ötesinden olacak şekilde farklı olabilir. Objektiflik, gözlemcilik, bilimsel ve teknolojik konuları çok iyi kavrayabilmek söz konusudur. Kova’nın özgürlük, devrim ve başkaldırı temaları, içinde bulunulan toplumun/grubun ilerlemesine engel olan yapıları kırmakta ve yenilemekte (reform) etkilidir. Kova bir hava burcu olduğundan, reformu da fikirsel veya bilimsel anlamda yapar; sabit nitelikte olması bakımından düşüncelerinde istikrarlıdır ve onları savunur.
Kova burcunun gölgeleri, bireyliğini ifade etmediğinde ve boyun eğdiğinde ortaya çıkar. Kabul edilmemesi ve onaylanmaması pahasına, Kova kendi farklılığını (fikirleri/bakış açısı/yaşamda duruşu vs.) ifade etmelidir. Bunu yapmadığında, ait olmadığı yapılara kendisini hapseder ve bir türlü özgürleşemediği bu alanlarda, sürekli ve ‘boşuna’ isyan eden, uçuk kaçık, çoğu zamansa öngörülemez davranışlar sergileyen ve sadece kendisi için ‘özgürlük’ isteyen birisine dönüşür. Öngörülemezlik ve sürekli isyan durumu ihanet eden birisi gibi algılanmasına neden olur. Sosyal birisi olması gerekirken, yaşama sürekli dışarıdan bir gözlemci gibi bakan, asosyal, toplumdışı, ‘sürgün’ ve yalnız birisine dönüşür. Uygulanamaz teorilerle/fikirlerle yaşamı seyreder ve herşeyin en doğrusunu bildiğini zanneder. Bu ukalaca var oluş durumunda, Kova, yaşamı, yaşamın gerekliliklerini, insani istekleri/ihtiyaçları ‘sıradan’ bulur; onları küçümser ve kendisinin başkalarından ne kadar farklı olduğunu gösteren bir mesafeyle kendisini başkalarından ayırır. Suya sabuna dokunmayan bir özgürlük anlayışı, sözde modern davranışlar ve küstahlık söz konusu olabilir.
Güneş’in de Kova burcuna girmesiyle birlikte, burada Güneş, Jüpiter, Satürn ve Merkür bir kümeleşme oluşturdu. Özellikle bu ay boyunca, Kova’nın gözlemciliği ve akılcılığı önem kazanacak. Bilimsel/teknolojik konuşmaların ve gelişmelerin daha çok etkisinde kalacağız. Güneş, Kova burcunda ilerlerken bir dizi açı yapacak. 24 Ocak’ta kendi geleneksel yöneticisi Satürn ile kavuşum; 26 Ocak’ta modern yöneticisi Uranüs ile kare açı, 29 Ocak’ta ise Jüpiter ile kavuşum yapacak. Uranüs’ün de bu ay oldukça etkili olduğunu düşünürsek, bağımsızlık, başkaldırı ve duygusal/kişisel anlamda bazı yapılardan kopmak/ayrılmak isteğinin oldukça hakim olduğunu söyleyebiliriz. Buradaki sorun, bunları düşüncesiz, sabırsız ve başkalarının özgürlüklerine müdahale edecek bir şekilde yapmak arzusu olabilir. Risk almakta abartıya kaçarak, hatalar yapabiliriz. Özellikle zamanlama hataları peşimizi bırakmayabilir. Hazırlıksız ve plansız ilerlediğimiz bir çok işte, Satürn’ün vetosu ile karşılaşmamız mümkün. Ocak sonunda Merkür Kova’da geri hareketine başlayacak ve adımlarımızda ne kadar ileri gidersek gidelim, yaptıklarımızı yeniden değerlendirmek üzere geri bakacağımız bir Şubat ayı bizi bekliyor…
Gözde Kara