28 Ocak 2021’de 22:16’da Aslan burcunda bir Dolunay meydana geliyor. Kova’daki Güneş, Jüpiter ile kesin kavuşum yapıyor; Boğa’daki Mars-Uranüs kavuşumu ise, Aslan’daki Ay ve Kova’daki Güneş’e kare açı yaparak sabit bir t-kare oluşturuyor. Bu Dolunay, 13 Ocak’ta Oğlak’taki Yeniay’da yaşamımızda başlattığımız ya da deneyimlemeye başladığımız konuların sonuçlarının apaçık göründüğü bir zaman ve bunların nasıl bir gidişat izleyeceğine ayna tutuyor. 19 Ocak’ta Güneş’in Kova burcuna girmesinin ardından gerçekleşen Mars-Uranüs kavuşumu, yaklaşık bir haftadır Kova’daki gezegenleri, özellikle Güneş’i zorluyor. Bu Dolunay’da ise Mars ve Uranüs, sabit t-karenin fokali olarak, bu gerilimli enerjinin nasıl bir çıkış yolu izleyeceğine işaret ediyor. Jüpiter etkisi ise, bunu oldukça fazla, hatta abartılı bir şekilde hissedebileceğimizi ve ifade edebileceğimizi gösteriyor. Bunun çıkış noktası, en saplantılı olunan, kişinin kendisini en çıkmazda hissettiği veya değişime en çok direnç gösterilen yer olabilir. Dolunay, bu alanlarda patlayıcı ve yıkıcı reaksiyonlara, beklenmedik krizlere ve planlananın aksine gelişen olaylara işaret edebilir. Aslında kelimenin tam anlamıyla, kontrolden /yoldan çıkmaya eğilimli bir durum söz konusu. Eğer sürece teslim olur, bakış açımızı/yaklaşımımızı değiştirmeye gönüllü olarak gereken sorumluluğu almayı kabullenirsek, güç ve cesaret kazanarak işin içinden çıkabiliriz; eğer eskide/eski yöntemlerde diretirsek, en kötüsü öfke/saldırganlık/bizi hiçbir ‘verimli’ sonuca götürmeyen bir isyankarlıkla yanıt verirsek, hem gitmek istediğimiz hedefi ıskalar hem de hiç olmak istemediğimiz bir durumda kendimizi bulabiliriz.
Dolunay haritasında, Kova’daki Merkür de ‘açısız’ duruyor; olayları, gelişmeleri birbiriyle bağlantılandıramıyor, doğru mantık zinciri kuramıyor, dolayısıyla olayları doğru algılamak, doğru hükümler/kararlar vermek, fikirleri doğru bir şekilde ifade etmek ve iletişim kurmak zorlaşıyor. Merkür, Dolunay’dan bir gün sonra durağanlaşacak ve tam olarak geri hareketine başlayacağı 31 Ocak tarihine kadar, yani yaklaşık iki gün ‘durağan’ kalacak. Bu zaman dilimi, olayların oldukça hızlandığı ve olumlu/olumsuz olarak sonuca ulaştığı bir döneme işaret edebilir. Bu sonuçlar bizi şaşırtabilir; aldığımız bilgilere/haberlere/duyduklarımıza inanmak ve iletişim yoluyla bir şeyleri çözmeye çalışmak zorlaşabilir. Merkür’ün 21 Şubat’a kadar geri harekette olacağını düşünürsek, burada önemli olan, zihni değişime uyumlayarak esnek tutmak ve düşüncesiz/ani bir şekilde olayların üstüne gitme dürtüsüne engel olarak önemli kararları/adımları ertelemek. Aynı gün Oğlak’ta Venüs-Pluto kavuşumu da olacağından, maddi/manevi olarak sadece kontrol edebileceğimiz (ilişkilerimiz-para-bütçemiz-yaşamdan alınan zevkler/zararlı unsurların yaşamdan atılması/ aksayan durumları ve ilişkileri iyileştirmek vb.) yaşam detaylarına odaklanırsak iyi olur. Bu Dolunay’da, Uranüs kadar Satürn de etkili; Kova’nın geleneksel yöneticisi olarak, sakin, sabırlı, ağırbaşlı ve her zaman doğruyu bilen bir ebeveyn ya da bilge gibi ne yapacağımızı ve nasıl yapacağımızı bize O söylüyor. ‘Bir çocuk’ gibi endişeyle, korkuyla ve karamsarlıkla surat asmak, donakalmak ya da öfkeyle isyan etmek, bizi istemediğimiz koşullara daha da tutsak eder, çünkü hep geriye sarmak zorunda kalırız. İstediğimiz sonuca giden yolu adım adım sabırla inşa etmek ve hazırlanmak zorundayız…
Gözde Kara
