VENÜS-KAYRON KARESİ

17 Ağustos’ta Yengeç’teki Venüs ile Koç’taki Kayron(Chiron) arasındaki kare açı kesinleşiyor. Bu gerilimli açı, özellikle Venüs’ün temsil ettiği, sevgi, ilişkiler, uyum, özdeğer duygusu, güzellik ve iştah gibi konularda Kayron’un  işaret ettiği “yara” temasını gündemimize getirebilir. Yaranın açığa çıkmasının ve bize acı vermesinin nedeni öncelikle onu ‘iyileştirmemiz’ gerektiğine işaret eden bir çağrıdır ve Kayron’un “Yaralı Şifacı” olmasının yanı sıra bir “mentor” olduğunu da düşünürsek, özellikle özdeğer duygumuzda ve sevgi anlayışımızdaki bir yaradan kaynaklanan ve bize zarar veren saplantılı bir davranış kalıbını anlamaya çalışmamız ve öğrenmemiz gerekebilir. Bu açı etkiliyken özellikle “Venüs’ün gölgelerinin” yaşamımızda ne kadar etkili olduğunu düşünebiliriz.

  • Sevgi ve onay takıntısıyla ilişkilerde sürekli boyun eğmek, ‘hayır’ diyememek,
  • Haklarımızı savunmak durumunda olsak bile, çatışma korkusuyla her şeye ‘evet’ demek (Ne olursa olsun ‘barış’ tavrı…)
  • İlişkilerde aşırı talepkar veya tembel davranarak her şeyi karşıdan beklemek,
  • Sevgisizlik ve değersizlik duygusuyla yakınlaşamamak; kendimizi gerçekten hiç ifade etmediğimiz aşırı yapmacık ve yüzeysel ilişkilerde bulunmak,
  • Kendi sevilebilir oluşunu başkalarının onayına bağlamak,
  • Kendi değerini başkalarının gözünden değerlendirmek,
  • Kendi değerini sahip olduklarına (güzellik, para, mal varlığı vs.) endekslemek,
  • Zevke/hazza düşkünlük, iştahını kontrol edememek, (aşırı yemek, aşırı para harcamak vs.),
  • Kendinin ve kendi sahip olduklarının değerini bilememek, değersizlik duygusuyla bedene/ruha zarar veren davranışlar sergilemek,
  • Venüs dişil bir prensibi temsil ettiğinden, kadınlarla ilgili ya da  “dişil yönümüzle” ilgili bir konuya da odaklanmamız gerekebilir.

Saklamak veya bastırmak için aşırı güç sarf ederek, bizi kendi aleyhimize işleyen bir kısır döngüde tutan bu yarayı iyileştirmenin önkoşulu onu kabullenmek. Venüs’ün Yengeç’te olduğunu düşünürsek, özellikle geçmiş/çocukluk koşullanmalarımızdan kaynaklanan ve bizi sürekli duygusal olarak tetikleyen konulara dikkat edebiliriz. Bu mevzuları diğer ilişkilerimize taşımış olabiliriz. Bu gerilimli açıya verilebilecek diğer olumlu bir yanıt ise kendi duygusal ihtiyaçlarını tespit edip bunları karşılamak, kendine şefkat göstermek, kendi tarafında durarak her şeyden bağımsız olarak “kendi değerini” bilmek olabilir. Bu süreçte aynı zamanda bize hizmet etmeyen veya ilgimize artık değer görmediğiniz şeyleri de bırakabiliriz.

Gözde Kara

Kaynaklar:

*http://www.astrolojidergisi.com/mitoloji12.htm