7 Ekim’de, Akrep’teki Merkür ile Boğa’da geri hareketteki Uranüs arasındaki karşıtlık kesinleşiyor. Karşıtlık açısı, bir “kutupsallık” açısıdır. “Ben-öteki” kavramına dayanır. Karşımıza çıkan insanların bize meydan okuması kanalıyla bize “farkındalık” kazandırır. Çünkü çatıştığımız insan ya da durum, bizim kendimizde yadsıyarak karşımızdakine yansıttığımız bir özelliğimizdir. Karşımızdaki “aynada” gördüğümüz bu yönümüzü kabullendiğimiz zaman ise, esneklik ve içgörü verir. Yaşamımızdaki çelişkileri kavramak, bir olayın tüm yönünü görebilmek ve farklı bakış açılarını anlayabilmek söz konusudur. Konu Akrep’teki Merkür ve Boğa’daki Uranüs olunca da, bu meydan okumaları, bağımlılık– özgürlük, saplantılı fikirler-özgür düşünceler, değişmezlik– yenilik/orijinallik ve sezgisel akıl – ani kavrayış gibi temalar üzerinden deneyimleyebiliriz. Bu açı şu konuları gündemimize taşıyabilir.
- Şimşek gibi gelen fikirler/sezgiler (Aniden birşeyi fark etmek)
- Yeni ve şok edici bir bilgiye ulaşmak
- Konuşma özgürlüğü / Akıldakileri veya gerçekleri pat diye söylemek
- Zihinsel gerginlik, huzursuzluk ve stress
- İşlerde/haberleşmede/ulaşımda/eğitim – öğretim süreçlerinde ani aksaklıklar
- Teknoloji/Elektrik/Elektronik ile ilgili problemler
- Beklenmedik haberlerle ve olaylarla planların/kararların değişmesi
- İletişimin/Bilgi ağının birden kopması
- İletişimde uzaklığın/Mesafenin artması (Konuşmadan gözlemlemek)
- Küstah, kopuk veya anlaşılmaz bir iletişim tarzı
- Uygulanamaz ve uçuk kaçık fikirler/Düşüncelerde kargaşa
Bu açı özellikle fikirlerimizi ve planlarımızı değiştiren beklenmedik durumlara işaret edebilir. Bu “ani” durumları ise, zihinsel yaklaşımımızı değiştirmemiz gereken bir konu üzerinden yaşayabiliriz. Bu açı etkinken, kararlarımızı ve fikirlerimizi değiştirme olasılığımız mevcut, fakat kritik konuşmaları yapmak, çok önemli kararlar vermek, anlaşmalar yapmak ya da bir şeyi genel anlamda “sağlamlaştırmak” veya temel atmak için iyi bir zaman olmayabilir. Bu açıdan, esnek bir yaklaşımda olmak ve o durumla aramıza mesafe koyarak “gözlem” yapmak, hissedebileceğimiz kargaşaya güzel bir yanıt olabilir…
Gözde Kara