14 Aralık 2020’de Türkiye saatiyle 19:17’de 23 derece Yay’da Tam bir Güneş tutulması gerçekleşiyor. Güneş tutulması Yeniay’ın bir oktav büyüğü ve haritamızda tetiklediği eve, yani ‘yaşam alanına’ bağlı olarak tezahür etmesi gereken kritik temalara/olaylara işaret eder. Bu tutulma özellikle 5 Haziran 2020’de gerçekleşen Ay tutulmasıyla yaşamımızda başlayan süreçlerin bir devamı niteliğinde. 2021’in sonuna kadar sürecek İkizler-Yay aksındaki bu tutulmalar, başta İkizler ve Yay olmak üzere, diğer değişken burçlarda (Başak ve Balık) gezegenleri ve köşe noktaları (ASC/MC vs.) olanları daha fazla etkileyecek. Diğer yandan, bu burçlarda önemli gezegenler olmasa da, tutulma yaşamımızın bir alanına dikkatimizi çekecek ve bazı konuları vurgulayacak. Yay’daki bu tutulma, 142 numaralı Saros serisine ait. 18 yıl 10 gün arayla her Saros serisi, zodyağın aynı konumunda (aynı burçta) bir Güneş tutulması meydana getirir. Dolayısıyla, yaşamımızda 18 yıl önce beliren önemli konulara (farklı versiyonda olsalar da) benzer konular yeniden gündemimize gelebilir ve benzer sorunları çözmek üzere kolları sıvayabiliriz. Ayrıca bu Saros serisinin (4 Güney Saros 142) teması, özellikle duygusal konulara, ilişkilere ve finansal konulara vurgu yapıyor. Bu alanlarda kontrol dışı olaylar yaşamak, aniden bir ilişkiyi bitirmek, duygusal blokajlar ve hayal kırıklıkları söz konusu olabilir. Bu açıdan dürtsel ve ani kararlardan kaçınmak önemli.
Tutulma, Yay’daki Merkür ile kavuşumda. İletişim, akıl, zihinsel süreçler, haberleşme, bilgilenme, eğitim gibi mevzular önem kazanabilir ve iyice öğrenmemiz, kavramamız ve anlamlandırmamız gereken şeyler tek tek önümüze gelebilir. Merkür Yay’da kendisini iyi ifade edemediği, yani ‘güçsüz’ bir konumda dahası bu kavuşum Balık’taki Neptün’e de kare açı yapıyor. Bu gerilimli açı, belirsizliğe, akıl karışıklığına, aldanmaya, aldatmaya, yalanlara, sahtekarlığa, suni gündemlere, bilgilerin çarpıtılmasına, hırsızlığa, skandallara, çaresizliğe, demogojiye ve hayalkırıklıklarına işaret ediyor. Dolayısıyla bu birşeyleri kavrama ve anlamlandırma sürecinde, ‘düzene’ geçmeden ya da bazı konularda netlik kazanmadan önce, kaos ve karmaşa yaşamamız olası. Eğer bir şey içsel ya da sezgisel olarak doğru gelmiyorsa, önümüzdeki yol iyice belirene kadar beklemekte fayda var. Tutulmanın yöneticisi Jüpiter, Oğlak’ın son derecelerinde Satürn ile birlikte burç değiştirmeye hazırlanıyor. Jüpiter’in yöneticisi Satürn ise, 29 derece Oğlak’ta, Anaretik, yani ‘Yıkıcı’ bir derecede duruyor. Satürn bu derecede problemli olabilir; öğrenmemiz gerekenleri öğrenene kadar başımızda dikilen, bizi doğruyu yapmaya ya da görevlerimizi/sorumluklarımızı yerine getirmeye zorlayan katı ve disiplinli bir öğretmen gibi davranabilir. Zorunluluklardan ya da doğrulardan kaçtığımız sürece de baskılandığımızı, engellendiğimizi ve cezalandırıldığımızı hissettirir. Kolaya kaçma ya da inatlaşma şansı olmadığından, son bir gayret Satürn’ün Oğlak’taki transiti boyunca bize verdiği ‘ödevleri’ tamamlamak ve bir sonraki aşamaya geçmek gerekiyor.
Tutulma haritasında, Koç’taki Mars tutulmaya üçgen açı yapıyor; Merkür ile olan üçgeni ise partil (kesin) dolayısıyla etkisi de güçlü. Bu yüzden Neptün etkisindeki tutulmanın getireceği bulanık ve puslu atmosferden çıkmak için gereken iradeyi, özgüven, kararlılığı, cesareti ve zihinsel gücü kendimizde bulabiliriz. Bu açı aklımızdan geçenleri cesursa ve dürüstçe söylemek, gerekirse kendini savunmak, karışık durumlara netlik ve yavaş giden süreçlere de hız kazandırmak konusunda yardımcı olabilir. Haritadaki diğer partil açı ise, Akrep’teki Venüs ile Oğlak’taki Jüpiter arasındaki altmışlık açı. Bahsedilen Saros serisinin temasına uygun olarak, sevgi, aşk, zevkler, ilişkiler ve maddi konularla ilgili olarak değişimler yapmamız olası. Özellikle bizi geriye çektiğini veya zarar verdiğini düşündüğümüz şeylerle ilgili önemli kararlar verebiliriz. Hayatından tamamen çıkarmak ya da iyileştirmek arasında gidip geldiğimiz konular iyice belirginleşebilir; bu süreçteki deneyimlerimiz de, hangi seçimi yapmamız gerektiği konusunda bize yol gösterebilir. Tutulma iki önemli Sabit yıldızla kavuşumda. Bunlar, Yılancı (Ophiuchus) takımyıldızındaki Ras Alhague ( Yılancının Başı) ve Akrep takımyıldızındaki Lesath (Akrep’in İğnesi). Ras Alhague, Neptün ve Venüs temasına sahip, dolayısıyla kadınlardan yana şanssızlıklara, sapkınlığa, akıl karışıklığına, bağımlılılıklara (özellikle madde bağımlılığı), enfeksiyonlara, bulaşıcı hastalıklara, zehirlenmelere ve ilaçlara işaret ediyor. Özellikle Ay ile kavuşumu, salgın hastalıkları gösteriyor. Lesath ise, asit zehirlenmeleriyle, ahlaksızlıkla, kötülükle ve çaresizlikle ilişkilendiriliyor. Diğer yandan, bu sabit yıldız, her türlü tehlikeyi ve sahtekarlığı anında algılayıp, onlara karşı kendisini savunmasını bilen keskin bir zekayı ve sivri bir dili de gösteriyor. Tutulma görülüyor ki masamızın üzerine bir yığın soru, sorun ve kriz bırakıyor fakat önümüze çıkanlara daha dikkatli ve bilinçli bir şekilde bakmayı başarabilirsek, elimize tüm bunların üstesinden gelebilecek gücü ve donanımı da veriyor…
Gözde Kara