Sembollerin Arkasındaki Vizyonerler
Sabian Sembolleri, 1925’te San Diego, California’da tanınmış bir Amerikalı astrolog olan Marc Edmund Jones ve yetenekli kahin/medyum Elsie Wheeler işbirliğiyle doğmuştur. Jones, mesajları, resimleri ve sembolleri ‘görme’ konusunda olağanüstü bir yeteneğe sahip olduğu için bu çalışmada partneri olarak Elsie Wheeler’ı seçti. Elsie Wheeler, hayatının çoğunu tekerlekli sandalyede geçirmek zorunda kalan olağanüstü bir kahindi. Jones, Wheeler’ın bu yeteneğinin, astrolojiye gerçekten bir katkı sağlamak için çok iyi bir fırsat olduğuna inandı. Birlikte Zodyak’ın her derecesi için bir ‘kelime/cümle imgesi’ tayin etmeye karar verdiler ve California, San Diego’daki bir parkta (Balboa Park), çevredekilerin rahatsız etmeyecekleri, sessiz bir yerde sembolleri bir gün içinde kaydettiler.
Sabian Sembolleri Nedir?
Bu semboller, Zodyak’ın 360 derecesinin her birine karşılık gelen, 360 adet sözcük grubundan/cümleden oluşur. (1° Koç’tan 30° Balık’a kadar). Sembol dereceleri, astrolojik derecenin 1 derece üstüdür. Örn: 0°Koç için sembol derecesi 1° Koç; 29° Koç için sembol derecesi 30° Koç’tur. 24° 58’ Akrep için sembol derecesi 25° Akrep’tir. Sembollerin her birinin hem bir hikayesi hem de kendine özgü bir enerji alanı vardır ve bu hikaye Orta Doğu’nun eski kültürlerinde gömülüdür. Sembollerin adını aldığı ‘Sabiîler’, astrolojinin ortaya çıktığı Mezopotamya’da Fırat Nehri kıyısında bir şehir olan Harran’da (Şanlıurfanın 44 km güneydoğusunda) yaşayan eski bir simyacı ırktı. Harran (MÖ 3.binyıl – MS 13.yy) aynı zamanda astrolojinin kurucuları arasında sayılan Kaldeliler’in felsefesinin de merkeziydi. ‘Sabiîler’, tılsım büyüsü ve hermetizmle ilgilenen simyacılardı. Marc Edmund Jones, Elsie Wheeler’ın kadim Mezopotamya’nın Sabiî simyacılarının “antik zihin matrisi” dediği şeyden faydalandığına inanıyordu, yani bu Sabian Sembollerinin doğuşunda iş başında olan ezoterik bir zihniyetti. Bu zihniyetle olan bağlantı ise, Jones’un yazdığına göre, eski Mezopotamya kardeşliği olan Sabian Kardeşliği’nin bir üyesi aracılığıyla yapıldı. Bu topluluk, Elsie Wheeler’ın ruhsal olarak arkasındaydı ve Wheeler’ı ‘kanal’ olarak kullanarak, ‘Semboller’ haline gelen mesajları ilettiler.
Sembolizm, içsel bilgeliğimize, evrensel bilince veya ruhumuza – bazılarının dediği gibi ‘yüksek benliğimize’ – erişmenin bir katalizörü veya anahtarıdır. Bilinçdışı yönümüz (sağ beyin) kelimelerle değil, sembolik bir bakış açısıyla, imgeler, duygular, renkler ve sesler aracılığıyla düşünür ve konuşur. Psişemizin soyut, bilinçdışında (karanlıkta) kalan, ‘dişil’ ve sezgisel kısmı olduğundan, yorumlanmayı gerektirir. Sol beyin, rasyoneldir, akıl yürütür ve mantık zincirleriyle düşünür fakat yaşamda sorduğumuz sorulara tam olarak yeterli cevaplar veremez. Çoğu zaman mantıklı olarak açıklanabilecek olandan farklı, deneyimlerimizi tam anlamıyla kavramamızı ve anlamlandırmamızı sağlayacak daha ‘derin’ bir açıklamaya ihtiyacımız var…
Sabian Sembollerine günlük yaşamımızla ilgili bir soru sorduğumuzda, vizyonumuzu her zaman geniş tutmamız gerektiğini aklımızda tutmalıyız. Yanıta dar bir bakış açısıyla bakmak, yanıtın doğasında bulunan diğer birçok olasılığın kaçırılmasına yol açabilir. Sembolün mesajı, ‘gerçek’ anlamıyla alınabileceği gibi, tam tersi bir mesajı da içerebilir. Astrolojik sembolizmde, nasıl ki astrolojik göstergelerin ‘olumlu – gölge’ yönlerini düşünerek yorum yapıyorsak, sembolleri yorumlarken de aynı yaklaşımda olmak önemlidir.
Sembolleri, astrolojinin her alanında – günlük, Natal (doğum haritası), mundane (dünyasal), electional (seçim) veya progres haritalar (ilerletmeler) – kullanmak mümkün. Zodyak’ın veya incelenen haritanın herhangi bir noktasına (gezegenler, Dört köşe noktası, ay düğümleri, asteroidler, sabit yıldızlar veya açı yapan gezegenlerin dereceleri) uygulanabilir. Tabi ki burada sembolleri, haritanın yorumunu derinleştiren ve iç görüyü arttıran ‘ek unsurlar’ olarak ele almak gerekir. Benim yazdığım şekliyle, günün ‘Güneş sembolüne’ bakmak, gün boyunca neler olduğunu izlemek, neler olup bittiğine dair ipuçları almak ve günlük deneyimlerimizi anlamlandırmak açısından faydalı olabilir. Özellikle endişeli ve telaşlı zamanlarda, durup durumumuzu derinlemesine düşünmek için zamanımız yoktur. Sabian sembolleri de tam bu noktada, içsel duygularımız/niyetlerimiz ile bilinçli zihnimiz arasındaki kapıyı açarlar. İçimizdekileri kelimelere dökmeye ve netleştirmeye yardım ederek, daha bilinçli ve kendimizden emin hareket etmemizi sağlarlar…
Gözde Kara (c)
@astrolog_gozdekara
Resim: “The Dream Le Reve”, Pierre Puvis de Chavannes, 1883
Kaynaklar:
* The Sabian Symbols in Astrology, Marc Edmond Jones, 1976.
*An Astrological Mandala, Dane Rudhyar, 1973.
*The Sabian Oracle: 360 Degrees of Wisdom, Lynda Hill, 2010