Bu haftaya 5 Temmuz’da kesinleşen Güneş (Yengeç) ile Uranüs (Boğa) arasındaki altmışlık açıyla başlıyoruz. Yaklaşık 4-5 gün etkili olacak bu uyumlu açı, bizi konfor alanımızın dışına çıkarıp yeni şeyler denemeye itebilir. Özgürlük isteğinin artması, farklılığa/değişime daha açık olmak, sorunlara yeni/yaratıcı çözümler getirebilmek söz konusu. Bu açının hemen ardından, İkizler’deki Merkür ile Balık’taki Neptün arasındaki kare açının üçüncüsü (sonuncusu) gerçekleşecek. Merkür, 4 Mayıs’tan beri İkizler’de ve bu açı yaklaşık iki aydır zihinsel anlamda ve özellikle iletişimde bizi zorluyor. Bundan bir önceki kare açı 5 Haziran’da, İkizler’deki Güneş tutulmasından (10 Haziran’da) önce gerçekleşmişti; tutulmanın yaşamımızda tetiklediği konularda Merkür’ün vurgusu fazlaydı. Hemen ardından geri hareketteyken Güneş ile kavuşum yapan Merkür, dışsal olaylar/kişiler kanalıyla bize ‘haber/bilgi’ getirmekten ziyade, içsel anlamda bir şeyleri kavramamızı sağladı. Neptün etkisi, algıyı bulandırdığı ve dışsal dünyada karmaşa yarattığı için, soruların cevabı dışarıda olmaktan çok içimizdeydi. Durmadan soru soran ve önündeki her bilgiyi sorgulayan/çürüten İkizler’deki Merkür’ün mesajı, önümüzdekini anlamlandırmak için kendi bilgi hazinemize, deneyimlerimize ve iç sesimize güvenmemiz gerektiğiydi. 6 Temmuz’da yeniden etkinleşecek bu kare açı için dolayısıyla daha hazırlıklıyız. Bizde kafa karışıklığı, kararsızlık ve endişe yaratan, bir önceki yaşadığımıza benzer bir senaryo önümüze geldiğinde, bu sefer en azından sis dağılana ve karmaşa dinene kadar beklemek ve en önemlisi her bilgiyi/haberi sorgulamak gerektiğinin daha fazla bilincindeyiz.
7 Temmuz’da Aslan’daki Venüs, Kova’da gerileyen Satürn’e karşıtlık; ardından 8 Temmuz’da ise Boğa’daki Uranüs’e kare açı yapacak. Geçen haftadan beri Aslan’daki Mars bu iki gezegene aynı açıları yapmaya devam ediyor; şimdi ise Uranüs’ün fokalinde olduğu bu t-kareye Venüs de katılıyor. Venüs-Mars, neredeyse 13 Temmuz’da kavuşana kadar bu t-karede etkili olacak. Öfke, hüsran, huzursuzluk ve karamsarlık yaratan Mars enerjisinden sonra, bu sefer sevgi anlayışımızı, ilişkileri, her anlamda ortaklıkları, parasal konuları, yaşamdan aldığımız zevki, eğlenceyi ve uyumu bozan bir enerjiyle karşılaşacağız. Venüs’ün ve Mars’ın düzenleyicisi Güneş Yengeç’te olduğundan da, özel yaşamı, aileyi ve duygusal güvenlik duygumuzu hedef alan gelişmeler söz konusu olabilir. Venüs-Satürn karşıtlığı, duygusal mesafe, katılık, yalnızlık hissi, desteklenmediğini hissetmek, depresyon, yetersizlik duygusu ve manevi/maddi kayıplar gibi konuları gündeme getiriyor. Özel veya profesyonel ilişkilerdeki zorunluluklar veya her anlamda ‘engeller’ artıyor. Venüs-Uranüs karesi, bu yalnızlık hissini daha da arttıran bir etkiye sahip. Anlaşmazlıklar, başkalarının sizi anlamadığı hissine kapılmak, bir türlü rahatlayamamak, sürekli tetikte/huzursuz olmak, aynı anda birçok değişimin olması, önceden kestirilemeyen şok edici gelişmeler, ani parasal kayıplar, ilişkilerde kopuşlar ve ihanet gibi temalar söz konusu olabilir.
10 Temmuz’daki Yengeç’teki Yeniay’da da bu bahsettiğim gerilimli açılar etkin olacak. Arka planda zorlayıcı ve ağır bir enerji etkinken, yeni başlangıçlara işaret eden Yeniay, Boğa’daki Uranüs’e altmışlık ve Balık’taki Neptün’e ise üçgen açı yapacak. Bu Yeniay, Uranüs ve Neptün etkisiyle, bazı şeyleri artık olduğu gibi kabullenerek onlardan vazgeçmek, özgürleşmek, yani sorunları ‘aşmak’ için gerekli desteği sağlıyor. Böylelikle gerekli gördüğümüz alanlarda farklılıklar ve değişiklikler yapmak kolaylaşabilir. Ay Yengeç’te güçlü, dolayısıyla ihtiyaçlarımızı belirleyerek ve duygusal destek alarak ilerlemek bizim için önemli olacak. 11 Temmuz’da ise Merkür Yengeç burcuna geçecek. Yengeç’teki Yeniay’ın ardından, gökyüzünde ‘su’ elementi vurgusunun ( Güneş/Merkür Yengeç’te- Jüpiter/Neptün Balık’ta) artmasıyla, birçok anlamda iyileşme/iyileştirme prensibi önem kazanabilir. Balık ve Yengeç ise, şefkatle ve merhametle iyileştirir. Özellikle önümüzdeki haftaki Aslan’daki Venüs-Mars kavuşumunu (13 Temmuz) ve Merkür (Yengeç) – Jüpiter (Balık) üçgenini (12 Temmuz) düşünürsek, ilişkilerde/ortaklıklarda bir yandan gerilim/rekabet/heyecan/tutku artarken, diğer yandan bu tansiyonu, yani yükselen enerjiyi bir takım pürüzleri gidermek ve anlaşmazlıkları çözmek için kullanabiliriz. İlgimizi/sevgimizi göstermek ve güvenli/dürüst bir şekilde iletişim kurmak kolaylaşacağından, önümüzdeki hafta güven tazelemek, uyumu ve dengeyi yeniden sağlamak için daha uygun görünüyor…
Gözde Kara Instagram.com/gozdekara_astrolog