27 Şubat 2021’de saat 11:18’de 8 derece Başak’ta bir Dolunay meydana geliyor. Başak’taki bu Dolunay, 11 Şubat 2021’de Kova’da gerçekleşen Yeniay’da başlatılan konuların devamı niteliğinde ve bu konuların nasıl bir hal aldığına ışık tutuyor. Şubat ayı boyunca hakim olan sabit burç vurgusu da, Güneş’in/ Venüs’ün Balık’a geçmesinin ardından, bu Dolunay’ın da getirdiği ‘değişken’ niteliğin enerjisiyle kırılıyor. Akışla hareket etmek, değişime uyum sağlamak ve bu süreçte zihinsel/fiziksel/duygusal anlamda esnek bir yaklaşımda olmak önem kazanıyor. Başak-Balık aksının getirdiği gerçekçilik–hassasiyet, düzen–kaos, birlik duygusu–ayırt etmek, fedakarlık- yararlı olmak, katılaşmak – çözülmek gibi temaları deneyimleyeceğiz. Dolunay’ın belirgin hale getirdiği konularda, Başaksı bir ‘ayrıştırma’ yapmak önem kazanıyor. Dolunay, 25 Şubat itibariyle yüceldiği Balık burcuna giren Venüs’ün etkisinde; Venüs geniş bir orbla da olsa, Balık’taki Güneş ile kavuşumda. Bu durumda, ayrıştırma yapacağımız konular, genel anlamda değer sistemlerimiz (maddi/manevi), sevgi anlayışımız, çekim duyduğumuz konular, zevklerimiz ve ilişkilerimiz üzerinden olabilir. Başak, yaşam kalitesini arttırmak ve bulunduğu sistemi sağlıklı hale getirmek ile ilgili bir burç olduğundan, zaman/enerji/para harcadığımız, ilgimizi/sevgimizi verdiğimiz ve belki kendimizi adadığımız konuları yeniden gözden geçireceğiz. Bu ayrıştırma, bizi hem sağlıklı/sağlıksız ayrımına hem de değerli/değersiz ayrımına götürecek. Duygusal ve parasal konulara çeki düzen vermek önem kazanabilir.
Başak’taki Ay’ın geleneksel yöneticisi Merkür Kova’da yeniden, Balık’taki Güneş’in ve Venüs’ün geleneksel yöneticisi Jüpiter ile kavuşuma hazırlanıyor. Merkür, Jüpiter ile olan ilk kavuşumunu 11 Ocak’ta, ikincisini 15 Şubat’ta yaptı. Sonuncusunu ise 5 Mart’ta kesinleştirecek. Merkür ayrıca Ocak ve Şubat ayı boyunca gerçekleşen Yeniay ve Dolunay’larda oldukça etkiliydi Bu açıdan, 3 defa gerçekleşen bu Merkür-Jüpiter kavuşumları, Ocak ayının ortalarından itibaren baş gösteren konuların nasıl ilerlediğine dair bize kısa ‘geri bildirimler’ sunan duraklar olarak düşünülebilir. Bu Dolunay değişken bir toprak burcu olan Başak’ta gerçekleştiğinden, belirginleşen o konularla ilgili gerekirse kararları gözden geçirmek ve fikir/yöntem/uygulama/teknik değiştirmek gerekebilir. Ne olursa olsun, Başak Dolunay’ı birşeyi acilen çözmemiz veya onarmamız gerektiğini gösterebilir. Dolunay’ın işaret edebileceği durumları, 5 Mart’ta sonuncusu gerçekleşecek Merkür-Jüpiter kavuşumuyla netliğe kavuşturmak ve tamamlamak mümkün. Merkür’ün hemen ardındaki Satürn (Merkür, Jüpiter ve Satürn’ün arasında), dikkatli, tedbirli, gerçekçi ve planlı davranmadan ilerlememize izin vermeyebilir, bu açıdan hayallere ya da varsayımlara göre değil, olumlu/olumsuz zaman içinde kazandığımız deneyimlerimize/gözlemlerimize/net bilgilere dayanarak hüküm vermek ve adım atmak oldukça önemli.
Dolunay haritasında Neptün de, Balık’taki Güneş’in ve Venüs’ün modern yöneticisi olması bakımından önemli. Neptün, İkizler-Yay aksındaki ay düğümlerine kare açısını sürdürüyor ve ‘Değişken bir t-kare’ oluşturuyor. Bu t-kare, dağılma, çözülme, kararsızlık ve akıntıyla sürüklenme riskini arttırıyor. Ayrıca bu oluşum, belirsizliğe, bulanıklığa, aldanmaya, illüzyonlara, yalanlara, hileye, gerçekleri çarpıtmaya ve suni gündemlere işaret edebilir. Gerçekten anlamadan ve öğrenmeden, sırf varsayımlar ve yalan bilgiler üzerinden çok yanlış yargılara varabiliriz. Yanlış değerlendirmelerse, sonradan hayal kırıklığına uğrayacağımız adımlar atmamıza neden olabilir. Bu açıdan, bahsettiğim gibi deneyimlerimize ve net bilgilere dayanmayan bir çok duruma ‘ilk tepkimiz’ sorgulamak ve şüphe duymak olmalı. Boğa’daki Uranüs, Balık’taki Güneş’e altmışlık; Başak’taki Ay’a ise üçgen açı yapıyor. Uranüs, sürüden ayrı, farklı düşünebilme ve ayrı hareket edebilme enerjisine işaret ediyor. Sağlıklı olduğuna ve yaşamı geliştireceğine inandığımız şeyler için, gerekirse alışıldık yolların, davranışların veya geleneksel metotların dışına çıkabiliriz. Bir süredir çözemediğimiz bir çok konuya daha önceden hiç vermediğimiz bir tepki vermek, bize zararlı olduğunu düşündüğümüz şeylere mesafe koymak ve yolunda gitmeyen planlar için uygulama yöntemlerini değiştirmek veya güncellemek söz konusu olabilir. Arka planda, Satürn – Uranüs karesinin hale etkin olduğunu düşünürsek, eskiden bugüne deneyimlerle ‘sabit’ olan ve hala işimize yarayan değerleri/yapıları/ilişkileri hayatımızda tutarken, bazı alanlarda ise temizlik yapmamız veya daha bireysel, özgür davranmamız gerekebilir…
Gözde Kara @gozdekara_astrolog